İngiltere Kraliçesi I. Elizabeth'in varis bırakmadan ölmesi üzerine,
kraliçenin en yakın akrabası olan İskoçya Kralı VI. James tahta geçti. I. James
adıyla 1603 yılında taç giyen kral, İskoçya ile birlikte, İngiltere'yi, 12.
yüzyıldan beri değişen derecelerde İngiliz tacı altında bulunan İrlanda'yı ve
1536'da İngiltere ile siyasi olarak birleşen Galler'i merkezden yönetmeye
başladı. I. James'in, İngiltere ve İskoçya'yı hukuki ve siyasi olarak tam bir
birlik haline getirme çabası sonuç vermedi ve "Taçların Birliği"
olarak adlandırılan bu dönemde iki ülke bir tek kral altında ayrı ayrı
varlıklarını sürdürmeye devam etti.
1707 yılında önce İskoç Parlamentosu tarafından, daha sonra da İngiliz
Parlamentosu tarafından kabul edilen Birleşme Yasası ile iki krallık tek bir
parlamento ile yönetilmeye başladı. Bu birleşme sonrasında oluşan yeni krallık,
Büyük Britanya olarak adlandırıldı. İskoçlar bu birleşmeden sonra tacı ele
geçirmek üzere en önemlileri 1715 ve 1745 tarihlerinde olmak üzere birkaç kez
ayaklansalar da başarılı olamadılar. 1800'de çıkarılan yeni bir Birleşme Yasası
ile İrlanda Parlamentosu da dağıtıldı ve parlamentoya Birleşik Krallık
Parlamentosu'nda temsil hakkı verildı. Bu gelişme ile oluşan yeni ülkenin adı
ise Büyük Britanya ve İrlanda Birleşik Krallığı oldu.
İskoçya'yı bağımsızlık referandumuna taşıyan ilk somut adım, 1978 yılında
İskoçya ve Galler için ayrı ayrı çıkarılan ve yetki devri (devolution) öngören
yasalar çerçevesinde 1 Mart 1979 tarihinde yapılan referandum oldu. Bahse konu
referandumda söz konusu yasa hükümlerinin uygulamaya geçirilmesinin istenip
istenmediği soruldu. Galler halkının %79,7'sinin "hayır" oyu
kullandığı referandumda, İskoçlar %51,6'lık oran ile ile yetki devri
öngören yasanın uygulamaya geçirilmesini desteklediler. Ancak, ilgili yasaya
eklenmiş olan "evet oylarının toplam seçmen sayısının %45'ini aşması
zorunluluğu" nedeniyle referandum sonuçlarına rağmen yetki devri
gerçekleşemedi.
Bağımsızlık referandumu yolundaki ikinci önemli adım 1997 yılında
gerçekleştirilen referandum ile atıldı. İskoçya ile birlikte Galler'e de yetki
devrine yönelik olarak bu referandum yapıldı. Galler halkına sadece kendi
parlamentolarını isteyip istemedikleri sorulurken, İskoç halkına bu soru ile
birlikte, İskoç Parlamentosu’nun vergileri değiştirme yetkisine sahip olmasını
isteyip istemedikleri yönündeki soru da yöneltildi. İskoç halkının %60,4'ü
referandumda oy kullandı ve katılanların %74,3'ü İskoçya'nın kendi
parlamentosuna sahip olması fikrini destekledi. Parlamentolarının vergileri
değiştirme yetkisine sahip olmasını savunanların oranı ise %63,5 oldu.
1997 referandumu sonuçları çerçevesinde 1999 yılında 129 üyeli İskoçya
Parlamentosu kuruldu. Sağlanan yetki devri uyarınca, egemen devletin sahip
olduğu yasama ve yürütme yetkilerinin bir bölümü Birleşik Krallık Parlamentosu
ve hükümetinden bu parlamentoya ve parlamentonun seçtiği yürütme organlarına
devredildi.
İskoçya'yı bağımsızlık referandumuna taşıyacak son önemli adım, İskoç ve
Birleşik Krallık Hükümetleri arasında yapılan müzakereler sonucunda 15 Ekim
2012 tarihinde İskoçya Birinci Bakanı Alex Salmond ile Birleşik Krallık
Başbakanı David Cameron tarafından imzalanan Edinburgh Antlaşması ile atıldı.
Antlaşmayla referandumun 2014 yılı sonundan önce gerçekleştirilmesi ve
referandumda bağımsızlık ile ilgili tek bir sorunun sorulması kararlaştırıldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder